Blog

Nisan 15, 2021

Baş ağrısı toplumda en sık görülen yakınmaların başında gelir ve toplumun %90’nın da görülür. En sık görülen primer baş ağrısı nedeni gerilim tipi başağrılarıdır. 

Doğrudan doğruya baş ağrısı tablosuyla ortaya çıkan, başka bir hastalıkla ilişkisi olmayan baş ağrılarına primer baş ağrıları denir. Bunlar; migren/ gerilim tipi başağrısı/ küme baş ağrılarıdır.

Sekonder baş ağrıları ise %10 oranında görülen, özellikle beyin damar hastalıkları, sinir sistemi hastalıkları, beyin tümörleri, göz hastalıkları, sinüzit, menenjit gibi hastalıkların seyri sırasında ortaya çıkan baş ağrılarıdır.

pastedGraphic.png

MİGREN  özellikleri nedir?

Genelde ağrı başın tek tarafındadır

Ağrı zonklayıcı özellikte, orta veya şiddetlidir

Bulantı, kusma olabilir

Krizler (atak) halinde gelir

Ağrı 4 ila 72 saat sürer

Ağrı başlangıcında görme bozuklukları olabilir (auralı tipinde)

Baş hareketleri ve fiziksel aktiviteyle ağrı artar

Işıktan ve sesten rahatsız olabilir

Migreni tetikleyen faktörler

  • Hormonal  değişiklikler ( Adet değişiklikleri, doğum  kontrol  hapları,  gebeliğin ilk 3 ayı ve doğumdan sonraki 6 ay, menopoz döneminde hormon tedavileri sonucunda meydana gelen hormonal değişiklikler)
  • Çevresel Faktörler (Parlak ve yanıp sönen ışıklar, bilgisayar oyunları, kızgınlık, aşırı neşe gibi duygular ,öğün atlama,aç kalma, duman ve parfüm gibi güçlü kokular, uyku düzensizliği, iklim değişiklikleri )
  • Gıdalar ( Mayalı alkoller,kırmızı şarap, aşırı kahve ve kafein,aşırı çay , yapay tatlandırıcılar, turşular, hazır gıdalar, nitrat içeren gıdalar, yüksek tiramin içeren rokfor-çedar-parmesan gibi peynirler )
  • Egzersiz/ yorgunluk (30 dk ve üzeri düzensiz ve uzun süreli devam eden zorlayıcı egzersizler )

Migren Tedavisi

Migren tedavisinde migren tanısı konduktan sonra ağrılar seyrek ise; ağrı ataklarını geçirmeye yönelik kriz tedavisi planlanır. Haftada 1-2 kez veya daha fazla atak olduğunda koruyucu tedavi yapılmalıdır. Migren tedavisinde bazen sadece migreni tetikleyen faktörlerin (açlık, uykusuzluk, hormon kullanımı gibi) ortadan kaldırılmasıyla ağrı atakları kaybolabilir. Etkili bir baş ağrısı tedavisi için ilaçlar ve günlük yaşam rutininin değiştirilmesi çok önemlidir.

Günlük yaşamımızda bu konulara mutlaka dikkat etmeliyiz;

  • Baş ağrısı takvimi veya baş ağrısı günlüğü tutmak
  • Düzenli ve kaliteli uyku 
  • Düzenli egzersiz yapmak
  • Stres ile başa çıkma yollarını öğrenmek
  • Uygun bir kiloya erişmek
  • Alkolden kaçınmak

İlaçlara rağmen atakları devam eden hastalarda tetik nokta enjeksiyonları, oksipital sinir blokajı gibi girişimsel tedaviler uygulanabilir. 

pastedGraphic_1.png

Migrene karşı “Botoks” tedavisi: Yapılan araştırmalar 3 aydan fazla bir süre boyunca, ayda 15 ya da daha fazla gün, migren karakterinde baş ağrısı olarak tanımlanan kronik migren tedavisinde botoks uygulamasının etkili olduğu göstermiştir. Bu etkinin; botoks uygulaması ile ,sinir sonlanma bölgelerinde bazı nörotransmitterlerin salınımını engellemesi yoluyla inflamatuvar ağrıyı önlemesinden kaynaklandığı düşünülmektedir. 

pastedGraphic_2.png

Migren tedavisinde botoks; alın, şakaklar, ense ve boyun bölgesine uygulanmaktadır. Çoğu durumda uygulamaların etkisi yaklaşık 3-4 ay süreceğinden tedavinin devamı için tekrarlanması gerekir. 

GERİLİM TİPİ BAŞAĞRISI

pastedGraphic_3.png

Gerilim tipi baş ağrısı çoğunlukla stresten kaynaklanır.

Tüm başı tutabilir. Başın arkasından önüne yayılma gösterir.

Genellikle iki taraflıdır. 

Bulantı olabilir ama kusma görülmez.

Bir hafta – 15 gün ağrıyla (hafif) geçer.

Ağrı kriz şeklinde olmaz.

Ağrı başlamadan önce görme bozuklukları olmaz.

Hareket etme ağrıyı arttırabilir.

Gerilim baş ağrısının en önemli özelliği hastaların mengene ile sıkıştırıyorlarmış gibi bir ağrı hissetmesidir. Baş ağrısının yanı sıra bir çok hastada başta yanma hissi, keçeleşme, dokunma ile hassasiyet gibi bulgular ortaya çıkar.

Gerilim baş ağrısında baş, boyun ve omuz bölgesi kaslarında basınç uygulamakla yansıyan ağrının ortaya çıkmasına neden olan tetikleyici noktaların (trigger points) olması önemli bir bulgudur.                                 

pastedGraphic_4.pngpastedGraphic_5.png

Gerilim tipi baş ağrısının tedavisi

Ağrı kesiciler ve kas gevşetici ilaçların yanı sıra depresyona karşı kullanılan ilaçlar son derece etkili olmaktadır.

İlaçların yanı sıra çeşitli ilaç dışı yöntemler de baş ağrılarının kontrolünde sıklıkla kullanılmaya başlanmıştır. Bu yöntemlerin başında gevşeme eğitimi gibi psikolojik girişimler gelmektedir. Hastalara nasıl gevşeyecekleri öğretilmektedir. Bu yöntem özellikle kas kasılması baş ağrılarının tedavisinde son derece etkilidir.

Düzenli egzersiz yapmak ve yeterli ve düzenli uyumak şikayetlerin gerilemesini sağlayacaktır.

Bir başka önemli nokta da öğünleri düzenli yemektir. Mizah duygusunu koruyan ve hayata pozitif bakan kişilerde gerilim tipi baş ağrısı daha az görülür.

 

İlaç tedavisine ve gevşeme eğitimine dirençli ağrılarda baş, boyun ve omuz bölgesinde tespit edilen tetikleyici noktalara çeşitli enjeksiyonlar yapılarak kasların gevşetilmesi ve böylece ağrının kontrol altına alınması yoluna gidilir.

 

Küme baş ağrısı

 pastedGraphic_6.png

Küme baş ağrısı göz çevresinde veya arkasında görülen, tek taraflı çok şiddetli bir baş ağrısıdır. 

Ağrı ataklar şeklinde gelir.

Genellikle uyuduktan 3-5 saat sonra ya da sabah saatlerinde, hemen her gün çalar saatle ayarlanmış gibi belirli bir zamanda başlar.

Ağrı tek taraflıdır ve çok şiddetlidir.

En çok göz çevresinde, gözün arkasında, şakakta hissedilir.

Baş ağrısı ile birlikte gözde kızarma, kanlanma, yaşarma, burun akıntısı ve tıkanıklığı, alında ve yüzde terleme, göz kapağında şişme ve göz kapağı düşüklüğü bulunabilir.

Çok şiddetli olan bu ağrı krizleri 15 dakika – 3 saat arası sürer.

Bundan sonra hasta dakikalar içinde yeniden rahatlamaya başlar. Bu ataklar günde bir veya birçok kere görülebileceği gibi günaşırı da olabilir.

 

  • Küme baş ağrısı birkaç hafta ile aylar sürebilen krizler şeklinde olur. Arada birkaç ay süren krizsiz dönem vardır. Krizler sıklıkla 4-8 hafta sürer. 1 haftadan 12 aya kadar da değişebilmektedir.

Mevsim değişikliği dönemlerinde, küme baş ağrılı hastaların daha çok ağrı çektiği görülmektedir. Stres de ağrıyı tetikleyici bir faktör olarak hastaları tehdit eder.

  • Küme baş ağrısı 30 yaşın üstündeki erkeklerde daha sık görür.

Hasta atak sırasında ağrıyı kesmek için başını duvarlara ya da mobilyalara vurmak gibi davranışlar sergiler ve doktora bunları anlatmak ağrının ne kadar şiddetli olduğunun anlaşılmasına yardımcı olur.

Küme başağrısı nasıl tedavi edilir?

  • 7-10 lt/dk  saf oksijenin, 10-15 dakika süreyle atak başlangıcında solutulması ile yaklaşık 7 ile 10 dakika içerisinde ağrıda %90 oranında azalma sağlanmaktadır. 
  • Tedavisinde ataklar sırasında ağrının şiddetini azaltmaya yönelik ve atakların oluşmasını engelleyen çeşitli ilaçlar kullanılır.
  • Küme periyotları esnasında parlak ışıktan, alkolden, sinirlenmekten, strese yol açacak davranışlardan ve heyecandan kaçınılmalıdır. Bunlar atakları şiddetlendirebilir.
  • Sigaradan uzak durulmalıdır, tütün küme baş ağrısının ilaç tedavisine yanıt vermesini engelleyebilir.
  • İlaç tedavisine dirençli hastalarda girişimsel yöntemlerden  sfenopalatin gangliyon blokajı ve stellar gangliyon blokajı gibi çeşitli sinir blokları da uygulanabilir.
Nisan 15, 2021

Bel ağrısı en sık karşılaşılan ağrı nedenlerinin başında gelmektedir. Erişkinlerin %80’i yaşamlarının bir döneminde en az bir kez bel bölgesinde ağrıdan yakınmaktadır. Bel ağrısı şiddetli ya da uzun süreli olduğu zaman kişilerin günlük ve iş yaşamlarını olumsuz yönde etkileyerek, yaşam kalitelerini belirgin derecede düşürebilmektedir. 

Bel Ağrılarının Nedenleri Nelerdir?

Tüm bel ağrılarının yaklaşık %95’i mekanik ve dejeneratif nedenlerle oluşur. 

Ensık görülen bel ağrısı nedenleri: 

1-Ağır yük kaldırma, kaza sonucu ortaya çıkan travma ve özellikle zorlayıcı hareketler omurların yapısını bozucu etkiye sahiptir. Yapının bozulmasıyla omurlar arasındaki disk dışarı çıkar ve bel fıtığı oluşur. Omur yapısının bozulması bel kaymasına ve ağrıya da yol açar.

2-Hareketsiz yaşam ve aşırı kilo, bel ağrılarının nedenleri arasındadır. Aktivite yoksunluğu nedeniyle güçsüzleşen bel kasları ve aşırı kilonun verdiği ağır yük, bel ağrılarına neden olur.

3-Aşırı stres, insan vücudunu her açıdan olumsuz etkileyen önemli bir faktördür. Özellikle stres oranı yüksek meslek gruplarında bulunan kişilerde bel ağrıları daha fazla görülmektedir.

4-Yanlış yatak ve sandalye seçimi de bel ağrılarına zemin hazırlamaktadır. Ergonomik olmayan yatak ve ofis koltukları nedeniyle bel ağrıları kronik hale gelebilir.

5-Eklemlerde uzun dönemde meydana gelen yıpranmalar zamanla kireçlenmeye dönüşmektedir. Yaşlanmaya bağlı olarak gelişen kireçlenme  bel ağrısının nedenlerinden biridir.

6-Bazı meslek gruplarında çalışan kişilerde  bel ağrıları daha sık görülür. Bunlar arasında; uzun yol şoförleri, vibrasyonlu aletler kullananlar (asfalt ya da beton kırıcı), ağır yük kaldıranlar ve uzun süre ayakta çalışanlar yer almaktadır. 

Mekanik ve dejeneratif nedenli  bel ağrılarında; genel olarak, istirahatle azalan, hareketle artan, çoğu zaman sıcakla azalan, soğukla artan, pozisyona bağlı olarak artan veya azalan, sabahları kısa süreli tutukluk oluşturan ağrı görülür. 

Bel ağrılarının inflamatuvar (iltihabi) nedenleri

İltihaplı romatizmalar (Ankilozan Spondilit), infeksiyona bağlı nedenler (brusella, tüberküloz), kansere bağlı tutulumlar iltihabi nedenlerdendir.

İltihabi nedenlere bağlı bel ağrılarında ağrı istirahatle artar. Gece ağrı artar ve yataktan kalkıp hareketlenince ağrı azalır. Yarım saatten fazla süren sabah tutukluluğu olur. Sıcak uygulamalarında ağrı artar. Kan tahlillerinde iltihabı gösteren tetkiklerde (sedimantasyon, crp gibi) bozulmalar olur.

Bel omurgasının yapısı

Omurların arasında disk denilen yastıkçıklar bulunur. Diskler bel üzerine binen yükleri dengelemeye yarar. Diskin çekirdek denilen sulu kısmının yanı sıra bir çemberi bulunur. Bu çember aşırı yüklenmeye bağlı olarak zedelenir. Çemberde bu değişikliklerin meydana gelme riski kilo, yaş, uzun boy, ağır kaldırma, ağır spor gibi etkenlere bağlı olarak artar.

pastedGraphic_1.png

Bel omurgasının en önemli görevi vücut yükünü taşımaktır. Bu görevin yerine getirilmesi için sağlıklı omurlar ve disklerin yanı sıra güçlü kaslara da gerek vardır. Başta bel, karın, kalça olmak üzere, bel çevresi kasların güçlü olması  omurlar ve diskler üzerine binen vücut yükünün kaslara aktarılmasını sağlar.

Bel Fıtığında ( disk hernisi ) sık görülen bulgular

Bel veya boyun bölgesinde, baskı altında kalan  sinir dağılımında ağrı

Hareketle, öksürmeyle, öne eğilmeyle artan ağrı

Tutulan kol veya bacakta olayın şiddetine göre his kaybı

Kuvvet kaybı

Refleks kayıp

Disk hernisinin  tanısı nasıl konur?

pastedGraphic_2.png

Disk hernisi, bel veya boyun fıtığının tanısının konmasında en önemli unsur hastanın klinik muayenesidir. Daha sonra görüntüleme yöntemlerinden yararlanılır. Ne yazık ki teknolojinin ve görüntüleme yöntemlerinin gelişmesi bir çok yanlış tedavi yaklaşımını da beraberinde getirmiştir. Sadece MR ya da Bilgisayarlı tomografi görüntüsüne bakarak tanı ve tedaviye gitmek son derece yanlıştır. Sonuçta tedavi edilecek olan MR görüntüsü değil hastadır.

Tedavi

Bel fıtığının tedavisi sadece ağrının şiddetine göre değil, diğer bulgularla birlikte değerlendirilerek yürütülür. Hastada sadece ağrı varsa o zaman öncelikle yatak istirahatı, basit ağrı kesiciler  ve kas gevşeticiler ile tedavi başlanır.  Akut dönemde iki haftaya kadar varan yatak istirahati eklenmelidir. Bir çok hastada akut ağrı dönemi bu iki hafta içinde geriler. Gerilemediği taktirde çözüm hemen ameliyat değildir.

Hastada;

Kuvvet kaybı,

Reflekslerde azalma ve kayıp yoksa cerrahiye hemen başvurulmaz.

Bu aşamada fizik tedavi ya da algolojinin uyguladığı girişimsel yöntemler uygulanır. Ağrı ön planda ise önce girişimsel yöntemlerle ağrı azaltılır , daha sonra fizik tedavi ve rehabilitasyona geçilir. Bel ve boyun fıtığı tedavisinde kullanılan girişimsel yöntemler :

FOTOYU BURAYA KOYALIM

Sinir köküne, baskı olan bölgeye görüntüleme cihazı altında steroid enjeksiyonu

Sinir köküne radyofrekans termokoagulasyon tedavisi 

Disk içi radyofrekans tedavisi

Disk içi ozon enjeksiyonudur. 

Uygulanan bu girişimsel yöntemler tedavinin sadece bir bölümünü oluştururlar. En az bunlar kadar önemli olan bir başka nokta hastaların tedavi sonrası eğitilmeleridir. Eğitim denilince hastaya verilmesi gereken egzersiz programı ve vücuda doğru davranmak için yapılması ve kaçınılması gereken davranışların öğretilmesi akla gelir. Ancak bu şekilde sağlıklı bir omurgaya sahip olmak mümkün olur.

Hastada kalıcı his kaybı, kuvvet kaybı ve refleks kayıp meydana gelirse o zaman cerrahiye başvurulması gerekir.

Nisan 14, 2021

Algolog (Ağrı Uzmanı) Kimdir?

Ağrı kaynağı olabilecek nedenleri araştırıp ortaya koyan, tedavisini düzenleyen bu alanda uzmanlaşmış hekimlere  Algolog (Ağrı Uzmanı) denir.   Algolog olabilmek için 6 yıllık tıp fakültesini bitiren hekimlerin, Anesteziyoloji, Nöroloji veya Fizik Tedavi uzmanlık eğitimi aldıktan sonra, iki yıllık Algoloji yan dal uzmanlık eğitimini alması gerekmektedir. Algoloji uzmanları  klasik tedaviye rağmen geçmeyen ağrılarda girişimsel  tedavi yöntemlerini uygulayarak , etkili ve uzun süreli olarak ağrıları tedavi ederler. 

Algoloji Nedir?

Algo Latince “ağrı”, loji ise “bilim” demektir. Algoloji = Ağrı bilimi 

Algoloji, 3 ay ya da daha uzun süren kronik ağrıların tanısı, tedavisi  ve takibinin yapıldığı bilim dalıdır. Genellikle kanser ağrıları, nevraljiler, kas-iskelet sistemi ağrıları, boyun ağrıları, omuz-kol ağrıları, sırt ağrıları, bel-bacak ağrıları, damar tıkanıklığına bağlı ağrılar, nedeni belirlenemeyen ağrılar algoloji bölümünde tedavi edilir. Algoloji biliminin amacı, kronik ağrı nedeni ile kişinin kaybettiği yaşam kalitesini geri kazandırmaktır.

Ağrı kişisel bir deneyimdir ve kişiselleştirilmiş tedavi yaklaşımları gerektirir. Ayrıntılı muayene sonrasında algoloji  uzmanı tarafından hasta için en uygun tedavi seçenekleri belirlenmektedir. Biz Algoloji kliniği olarak, kronik ağrı tedavisinde kullanılan tüm yöntemleri uygulamaktayız. Özellikle girişimsel yöntemlerle ağrı tedavisi uygulamaları;  radyofrekans tedavisi ,, bel-boyun fıtıklarında uygulanan enjeksiyonlar, disk içine yapılan girişimler, kalıcı morfin pompası ya da omurilik pili takılması , kalıcı port-pompa sistemleri gibi birçok ileri tedavi uygulaması yapılabilmektedir. 

Neden biz?

DOĞRU TEŞHİS

  • Uzman bir hekim tarafından en doğru teşhis bulunur.

DOĞRU TEDAVİ

  • Son teknoloji tedavi araçlarıyla uzman hekim kontrolünde tedavinize başlanır.

TECRÜBE

  • Yıllardır ağrı tedavisinde hizmet vermiş uzman hekim kontrolünde ağrı ve şikayetleriniz son bulur.